Bu konuda çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Sonuçlar ilginçti. Çıplak ayakla koşanlar ayak parmağı ve ayağın ortası üzerine inerken, ayakkabıyla koşanların topuk üzerine inme olasılığı daha yüksekti. Bunun nedeni, çıplak ayakla ayak parmağı üzerinde koşanlarda ayakkabı ile koşanlar kadar yüksek olmayan yer tepki kuvvetleriydi. Darbe ne kadar sert olursa, bu kuvvetler de o kadar yüksek olur. Ayrıca, çalışmalar çıplak ayağın ayakkabılı ayağa göre daha iyi sensorimotor özelliklere sahip olduğunu belirtmektedir.
Diğer taraf ise çıplak ayağın dokular ve eklem kapsülleri üzerinde stres yarattığından bahsediyor. Bu da aşırı kullanım sendromlarına, tekrarlayan eklem yetmezliklerine ve osteoartrite yol açabilir. Herkes bunu kaldıramaz! Ancak burada öncelikle belirli bir aktivite olarak koşudan bahsediyoruz.
Bir ekipman egzersizi ya da toplu bir fitness aktivitesi olsa bile, uygun ayakkabılar tercih edilmelidir.
Ayakkabılar boşuna yaratılmamıştır. Fitness kullanımı için ayakkabının sağlık yönüne ek olarak “koruyucu işlevi” de vardır. Ayakkabı ayağınızı takılma, tekmeleme, parmak burkulması, aşınma gibi tüm dış etkilerden korur ve son olarak hijyen nedenleriyle fitness ortamında ayakkabı kullanmalıyız.
Atlama için uygun bir antrenman ayakkabısı birkaç kriteri karşılamalıdır:
- ayakkabının tabanı kaygan olmamalı, tüm hareketlerinize uyum sağlamak için esnek olmalıdır
- ayakkabı ayak bileğini destekli tutmalıdır, bu nedenle hem yan hem de topuk bölgesinde sağlam olmalıdır
- ultra hafif tasarımlar tercih edilir
- doğru beden ve şekil – beden seçimine çok dikkat edin. Ayak parmağı ayakkabının burnuna değmemelidir
en iyi seçenek, gerektiğinde sıkılaştırabileceğiniz bağcıklı bir ayakkabıdır
Genel olarak koşu ayakkabıları, ağır kaldırma gerektirdiğinden fitness merkezleri ve devre antrenmanları için önerilmez.